media sözlük (mediasozluk.com) olarak bu yazımızda "kaldırmak" kelimesinin, atasözünün ve deyiminin sizlere kısa bir açıklamasını sunuyoruz."kaldırmak" deyiminin kısaca anlamı, açıklaması, örnek cümleleri ve hikayesi hakkında detaylı bilgi vereceğiz.
kaldırmak nedir, kaldırmak ne demek, kökeni, türk dil kurumu tdk türkçe deyimler sözlüğüne göre ne anlama gelir.
kaldırmak nedir? kaldırmak ne demek, kaldırmak eş anlamlısı, kaldırmak anlamı, kaldırmak açıklaması, kaldırmak ile ilgili bilgi, kaldırmak kelimesinin anlamı, kaldırmak hakkında bilgi, kaldırmak kelimesinin ingilizce türkçe çevirisi ve tercümesi, kaldırmak sözcüğü ne anlama gelmektedir, kaldırmak kelimesinin eş anlamlısı, kaldırmak wikipedia, kaldırmak sözcüğünün eş anlamlıları...
kaldırmak nedir? kaldırmak ne demek?1. -i bulunduğu yerden almak
"örtüyü masanın üzerinden kaldır."2. yukarı doğru hareket ettirmek
"gözlerini yüzüme kaldırdı. ikimiz de mavi mavi baktık." - s. f. abasıyanık
3. yükseltmek
"duvarı bir metre daha kaldırmalı."4. ürün toplamak, taşımak
"iki tarla ötede çetecioğlu mustafa, bu yıl mahsulünü kaldırdığı tarlayı nadas etmekle uğraşıyordu." - n. nâzım
5. çekmek, taşımak
"bu araba bu yükü kaldırmaz."6. bir kuruluşun çalışmasına son vermek, feshetmek, lağvetmek
"meclis ... olağanüstü hâli kaldırabilir." - anayasa
7. -e hastayı hastaneye götürmek
"yarasının dikişleri koptu dün öğleden sonra, fransız hastanesine kaldırdılar." - a. gündüz
8. tören yaparak ölüyü gömmek
9. toplamak
"anası, kardeşi ile hep beraber sofrayı kaldırdılar." - n. cumalı
10. alıp başka yere götürmek
11. uyandırmak
"bir gece yanında mihman olduğum / sabah oldu deyi kaldırdın beni" - halk türküsü
12. piyasadan çekmek
"istifçilerin piyasadan kaldırdığı mallar."13. elin ulaşamayacağı yere koymak, saklamak
"vazoyu ortadan kaldıralım, çocuğun eline geçmesin."14. kaçırmak
"yakın köyden kaldırdığı bir yosmayı sarhoş etmekle meşguldü." - s. f. abasıyanık
15. iyi etmek, iyileştirmek
"bu ilaç onu yataktan kaldırdı."16. bir şeyden çokça satın almak
17. tayin etmek, atamak
"günün birinde bu müdürü başka, daha önemli bir yere kaldırdılar, buraya da bir başka müdür getirdiler." - m. ş. esendal
18. yok etmek, ortadan silmek
"yeryüzünden hayali kaldırın, dünya bir taş ve toprak yığınından ibaret kalır." - o. s. orhon
19. nsz, mecaz uygun gelmek, yakışmak
"bu kumaş fazla süs kaldırmaz."20. argo çalmak, aşırmak
kaldırmak eş anlamlısıyakışmak, götürmek, saklamak, kaçırmak, iyileştirmek, iyi etmek, taşımak, çekmek, atamak, tayin etmek, tahammül etmek, aşırmak, çalmak, toplamak, lağvetmek, feshetmek, yükseltmek, uyandırmak
kaldırmak kelimesi geçen yazılarsolculuksolculuk, iyileştirme arayan veya var olan sosyal hiyerarşiyi -insanlar arasındaki sosyal yapıdan kaynaklanan üstünlük- kaldırmak isteyen
forkliftforklift, ağır yük leri çatalları aracılığıyla kaldırmak ve özellikle bir araca ya da rafa yüklemek için kullanılan bir çeşit iş makinesi
nut içereninut patentsiz -özgür , mevcut biçimlerin sınırlamalarının dezavantajlarını ortadan kaldırmak için mplayer ve ffmpeg programlarının
ritchey-chretien teleskopuritchey-chrétien teleskop veya rct teleskop optiğindeki coma sorununu ortadan kaldırmak için tasarlanmış;böylece geleneksel gözlem alanıyla
standartlaştırmastandartlaştırma, serilerin ölçüm farklarının etkisini ortadan kaldırmak için birimlerinden aritmetik ortalamanın çıkarılıp farkın standart
ceraskalolmaksızın durabilmesi ve yükü kaldırmak için gereken kuvvetin az olması olan, kusuru ise yükün kaldırılma süresinin uzaması yani yoldan kayıptır.
trendden arındırmatrendden arındırma, serilerden trendi kaldırmak için yapılan istatistiksel ve matematiksel işlemlerdir. trenden arındırma işlemi
lenf nodu diseksiyonulenf nodu diseksiyonu lenf düğümlerinin kanser li olup olmadığını anlamak veya kanserliyse onları ortadan kaldırmak üzere uygulanan bir
inadına görmekinadına görmek, görme engellilerin sosyal ve sportif alanlarda karşılaştıkları engelleri kaldırmak ve çevreci yaşamı yaygınlaştırmak
kötülük problemitanrı, ya kötülük leri ortadan kaldırmak ister de, kaldıramaz; veya kaldırabilir, ama kaldırmak istemez; ya da ne kaldırmak ister ne de
eğik düzlemyükü belli bir yüksekliğe kaldırmak için kullanılır. kuvvetten kazanç sağlanırken yoldan kayıp vardır. eğik düzlemde sürtünme önemsiz ise
jakarbu tezgahlar birçok gücüleri olup kumaşın nakışlarına göre gereken çözgü tellerini kaldırmak ve aralarından renkli iplikleri geçirebilmek
basit makinekaldıraçlar az kuvvet ile büyük yükleri kaldırmak için kullanılır. yük kolu ile kuvvet kolu uzunlukları eşitse, uygulanan kuvvet yük
sendikasendikalar sanayi devrimi sonrası ortaya çıkan çalışanlarla işverenler arasındaki güç eşitsizliğini ortadan kaldırmak için oluşturulmaya
soyadı kanunuaçtığı ayrımı ortadan kaldırmak ve nüfus işlemleri, askere alma, okul kaydı, tapu işlemleri gibi alanlarda yaşanan karışıklıkları gidermekti.
kemoterapibazı kemoterapi uygulamalarının temel amacı hastanın yaşam niteliğini yükseltebilmek için ağrı ve benzeri belirtileri ortadan kaldırmak ya