media sözlük (mediasozluk.com) olarak bu yazımızda "durmak" kelimesinin, atasözünün ve deyiminin sizlere kısa bir açıklamasını sunuyoruz."durmak" deyiminin kısaca anlamı, açıklaması, örnek cümleleri ve hikayesi hakkında detaylı bilgi vereceğiz.
durmak nedir, durmak ne demek, kökeni, türk dil kurumu tdk türkçe deyimler sözlüğüne göre ne anlama gelir.
durmak nedir? durmak ne demek, durmak eş anlamlısı, durmak anlamı, durmak açıklaması, durmak ile ilgili bilgi, durmak kelimesinin anlamı, durmak hakkında bilgi, durmak kelimesinin ingilizce türkçe çevirisi ve tercümesi, durmak sözcüğü ne anlama gelmektedir, durmak kelimesinin eş anlamlısı, durmak wikipedia, durmak sözcüğünün eş anlamlıları...
durmak nedir? durmak ne demek?1. nsz hareketsiz durumda olmak
"motorlu su taşıtlarından biri de kanal rıhtımının tam bizim önümüze düşen bir noktasında demir atmış duruyordu." - y. k. karaosmanoğlu
2. işlemez olmak, çalışmamak
"bileğimdeki saat durmuş." - a. gündüz
3. bir yerde bir süre oyalanmak, eğlenmek, eğleşmek, tevakkuf etmek
"yolda nerede çeşme gördümse durdum, elimi yüzümü yıkadım, su içtim." - n. cumalı
4. dinmek, kesilmek
"yağmur durdu."5. varlığını sürdürmek
"türklerin yüzlerce yıl önceki kitabeleri hâlâ duruyor."6. var olmak
"bu kadar dersim dururken sinemaya nasıl gideyim?"7. beklemek, dikilmek
"oturacak değil, ayakta duracak yer yok." - r. n. güntekin
8. yaşamak
"anneannen duruyor mu?"9. birisinin malı olarak bulunmak veya o malla ilişkisi olmak
"yazlık eviniz hâlâ duruyor mu?"10. kalmak
"artık çok durmamış, yanındaki hanımla birlikte balodan çıkmış." - m. yesari
11. bir yerde olmak veya bulunmak
"aspirin getirmeyeceğini adı gibi biliyordu çünkü çekmecesinde dokunulmamış bir kutu duruyordu." - t. buğra
12. belli bir durumda, bir görevde bulunmak
"her gelişimde ben de maçları seyreder, kaleci dururdum." - h. taner
13. ara vermek
"sabahtan beri hiç durmadım."14. bir konuyla çok ilgilenmek, üstüne düşmek
15. yardımcı fiil kök veya gövdeleri sonuna -a (-e) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur: çalışadurmak, bakadurmak, getiredurmak, yiyedurmak gibi
durmak eş anlamlısıüstüne düşmek, yaşamak, dikilmek, beklemek, var olmak, kesilmek, dinmek, tevakkuf etmek, eğleşmek, eğlenmek, kalmak, üstüne düşmek
durmak kelimesi geçen yazılarkontratkontrat, iki ya da daha fazla taraf arasında bir işi yapmak veya geri durmak üzere yapılmış, taraflar için yasal yükümlülük içeren bir
insan hakları derneğiölüm cezası , işkence , militarizm, gibi olgulara karşı durmak, adil yargılanma, düşünce ve inanç özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü gibi
ödembunun sebebi genetik hata ve çok ayakta durmak sayılabilir. ödem kesinlikle bir hastalık değil bir veya daha fazla hastalığın semptomu
şövalyekötülüklerin ve acımasızlığın karşısında durmak. inandığı değerlerle çakışmadığı sürece, emri altında olduğu amirlerinin tüm emirlerine
buharlı otomobilfakat buharlaşma yoluyla azalan kazan suyunu yenileyecek bir sistem olmadığından araç 15 dakikada bir durmak ve su ikmali yapıp suyun
marifet kapısıedepli olma: kötü hal ve hareketlerden uzak durmak amaçlanır. 2. : bencillik, kin ve garezden korkma ve uzak durma: tarikattan marifete geçen
halvetbir başka ifade ile büsbütün yalnız durmak, biri ile tenhaca konuşmak üzere yalnız kalıp kimseyi içeri almamaktır. halvete girmek, ibadet
bulut kız -roman-büyütülürken, babası zamanının büyük bir bölümünü at yarışı oynayarak, karısının “dırdır”ından uzak durmak için evinin bahçesinde oyalanarak geçirir.
beş ilkesarhoş edici maddelerden uzak durmak. beş ilkeyi kabul etmek, hem budizme katılmanın, hem de budist adanma uygulamasının bir parçasıdır.
carl johnsonöyle bir şehirdi ki, film yıldızları ve milyonerler uyuşturucu satıcılarından ve tacirlerden uzak durmak için ellerinden geleni
eylemsizlik kuvvetievrende madde her zaman ilk hareketlerini korumak ister, yani duruyorsa durmak hareket halindeyse o hızda hareke devam etmek ister.
qiu ju’nun öyküsü -film-yönetmen elden geldiğince kurgudan uzak durmak için uzun kaydırmalara yönelir. dili ve stili açısından önceki yimou filmlerinden farklıdır