doğurgan

media sözlük (mediasozluk.com) olarak bu yazımızda "doğurgan" kelimesinin, atasözünün ve deyiminin sizlere kısa bir açıklamasını sunuyoruz."doğurgan" deyiminin kısaca anlamı, açıklaması, örnek cümleleri ve hikayesi hakkında detaylı bilgi vereceğiz.

doğurgan nedir, doğurgan ne demek, kökeni, türk dil kurumu tdk türkçe deyimler sözlüğüne göre ne anlama gelir.

doğurgan nedir? doğurgan ne demek, doğurgan eş anlamlısı, doğurgan anlamı, doğurgan açıklaması, doğurgan ile ilgili bilgi, doğurgan kelimesinin anlamı, doğurgan hakkında bilgi, doğurgan kelimesinin ingilizce türkçe çevirisi ve tercümesi, doğurgan sözcüğü ne anlama gelmektedir, doğurgan kelimesinin eş anlamlısı, doğurgan wikipedia, doğurgan sözcüğünün eş anlamlıları...

doğurgan nedir? doğurgan ne demek?
1. sıfat çok doğuran
2. mecaz verimli
"oğlu hakanın doğduğu yıl meyveye duran dut, en doğurgan dönemindeydi." - m. uyguner
3. mecaz çok eser veren, velut
"doğurgan bir yazar olmanın genel kültürle bağlantılı ilişkisini yadsıyacak değilim." - s. ileri

doğurgan eş anlamlısı
verimli, velut

doğurgan kelimesi geçen yazılar

menstural siklus
menstural siklus -adet dönemi-, doğurgan kadınlarda üreme ve döllenme amacıyla meydana gelen değişiklikler için kullanılan bilimsel bir

küreselleşme
gerçekleri oldukça aşan spekülasyonlar, varsayımlar, güçlü toplum sal imge ler ve metafor lar üretme kapasitesiyle olağanüstü doğurgan bir kavramdır.

benekli geyik
bu nedenle erkeklerin boynuz dönüşümleri eşzamanlı değildir ve yıl boyunca doğurgan dişilere rastlanır. sert boynuzları olan erkekler,

hekabe
hekabe ilkçağ yazında doğurgan ve bahtsız bir anne tipini canlandırır. homeros destanlarında beliren bu karakteri sonraları tragedyalarca

ngc 7129
bölgede yer alan bu doğurgan gaz ve toz bulutu en sonunda dağılacak, gevşek durumda bulunan küme gökada çevresinde döndükçe de yıldızlar

gebelik kategorisi
kategori a çok sayıda gebe ya da doğurgan yaştaki kadının, fetüste malformasyon ya da doğrudan veya dolaylı zararlı etki frekansında

etyen mahçupyan
mahçupyan-yayla polemiği, son dönem türk fikir hayatının en ciddi ve doğurgan fikri-felsefi tartışmalarından biri olarak kabul görmektedir

pierre bourdieu
epistemolojik konumu doğurgan yapısalcılıktır. bu yaklaşımın anglo-sakson dünyadaki bir benzeri eleştirel realizmdir. başlıca eserleri

kutup ayısı
hatta boz ayılarla kutup ayılarının çiftleşmesinden doğurgan melezler ortaya çıkmasından dolayı bazı kaynaklar kutup ayısının boz ayının

beyceli, fatsa
kapıdan girerken eline bir kepçe verirler ki iyi aşçılık yapsın, kucağına bir küçük çocuk verirler ki, doğurgan olsun. eve, yeni bir

ağaç ana
belirgin bir biçimde ağaç ata’dan ayıran en önemli özellik, içinde yaşayan dişi bir varlığın veya kadının bulunması ve onun da doğurgan olmasıdır.

toprak ana
taşıdığı anlam ve önem: yer ise doğurgan olarak hasatı verir. tabiat ana: doğa, insanın içinde yaşadığı ve insan yapısı olmayan çevre ve onunla

esin
tıpkı doğada olduğu gibi doğurgan ve içten gelen bir olguyu ifade eder. şamanist inançların tamamında doğaçlama davranış ve dualar

mastitis
hamilelik dışında görülen türüne ise genellikle 60 yaşını aşmamış ve doğurgan olan kadınlarda rastlanır. yeni doğan bebeklerde de veya

deri sırtlı deniz kaplumbağası
yumurtaların yaklaşık 70 tanesi büyük ve doğurgan, geri kalanı ise küçük ve kısırdır. yuvayı yeniden dikkatle kapatan dişi, üzerindeki

küresünniler
evlenecek kızın eline doğurgan olsun diye tavuk verilmesi buna bir örnektir. dil: küresünniler azeri türkçesi ve türkçe kullanmakla birlikte